Bu yazı dizisinde iş arama sürecinin tamamını nasıl yönetmen gerektiği konusunda kendine bir yol haritası çizmek için gerekli detayları bulacaksın. Değinilmesi gereken çok fazla konu olunca, hiçbir konuyu atlamamak için sıkılmadan iki bölüm şeklinde okuyacağın bir yazı olsun istedim.

Bu bölüm mülakata davet edilene kadar geçen tüm süreci kapsamaktadır.

Faydalı olması dileğiyle…

Her zaman olduğu gibi makaleyi hazırlarken internette kısa bir araştırma yaptım. İş bulma teknikleri vs gibi aramalar yaptığımda ‘’ iş bulmak için edilecek dualar’’, ‘’ kolay iş bulma duası’’ vb. aramalar çıktı karşıma. İşin duaya kaldıysa yandın demektir. Kısmen etkili bir yöntem olabilir ama iş bulmak için herhangi bir çaba harcamazsan duaların tek başına faydalı olacağını sanmıyorum. Sen elinden geleni yaptıktan sonra oturup dua edebilirsin. Ayrıca sıradan öğütler dışında çok etkili önerilere de rastladığım söylenemez. Atladığım bir konu var ise lütfen bana ulaş hemen makaleye ekleyelim.

Evet başlayalım. Bir şekilde işsiz kaldın ve iş arama sürecin başladı. Haydi hayırlısı! Öncelikle bol şans diliyorum. Yapacak çok fazla işin var. Bir an önce kolları sıva ve vakit kaybetmeden başla derim. Çünkü uzun ve biraz zorlu bir süreç seni bekliyor. Zorlu dedim diye hemen umutsuzluğa kapılma lütfen. Eğer adımlarını doğru atar, kararlı ve pozitif olursan iş arama sürecinin çabucak sonuçlanması biraz da senin elinde. Tabii kötü piyasa koşulları, işsizlik vb birçok olumsuz faktör de var kabul ediyorum. Ancak kendi şansını yaratmak için tüm bu konulara dikkat etmen ve çaba harcaman şart.

Ne istediğine karar ver!

Bir uzmanlığın yoksa veya yeni mezunsan hangi sektörde, pozisyonda çalışmak istediğine karar vermelisin. Her telden çalar ne iş olsa yaparım diyorsan artık günümüzde o mantık işlemiyor ne yazık ki. Hele yeni mezunsan mutlaka hangi işi/pozisyonu neden istediğine karar vermen ve bunu mülakatlarda iyi anlatabiliyor olman çok önemli. Çevrende veya uzman kişilere erişebileceğin sosyal medya ortamlarında yapmak istediğin işte uzmanlaşmış kişiler ile iletişim kurmalısın.

İş aramaya başlamadan önce meslek değiştirmek isteyen veya hangi alanı seçmek istediğine karar verme aşamasında olanların bu soruların yanıtlarını bulmaları oldukça önemli.

Aslında üniversiteye girmeden/meslek seçmeden önce bu konuların netleşmesi gerekiyor. Ancak günümüz şartlarında maalesef pek mümkün olmuyor…

  • Hangi mesleğe ilgi duyuyorum? Zor/kolay yanlarının farkında mıyım?
  • Mesleğin gerektirdiği kişisel özellikler ve beceriler neler ben bunlara sahip miyim? Geliştirmem gereken yönler veya kazanmam gereken beceriler için neler yapabilirim?
  • Ne kadar kazanacağım?
  • Çalışma koşulları neler? İş bulma olanağı nasıl?
  • Kariyer basamaklarım neler olacak?

Kişisel özelliklerim olumlu/gelişime açık yönlerim neler? Bunların farkında mıyım?

Çoğu mülakatta güçlü/zayıf yönleriniz sorulur. Mülakata davet edilmeden önce bunları mutlaka tespit etmeli ve geliştirmen gereken yönler ile ilgili bir planlama yapmalısın.

Bunu yapmak çok da zor değil aslında.

Eline bir kâğıt al, kâğıdı bir çizgi ile ortadan ikiye böl. Bir tarafa olumlu bir tarafa olumsuz olduğunu düşündüğün yönlerini yaz. (Kişisel özellikler, beceriler vb.) Bulmakta zorlanıyorsan eşine, dostuna, arkadaşlarına ve hatta hala çalışıyorsan yöneticilerine sor. Net bir şekilde güçlü ve geliştirmen gereken özelliklerini belirledikten sonra yapmak istediğin iş neleri gerektiriyor sorusunu kendine sor ve cevabini yine bir kâğıda yaz. İş ne gerektiriyor sorusuna cevap veremiyorsan biraz araştırma yaparsan en azından genel bir fikre sahip olabilirsin.

Aradığın işin sevdiğin/sevmediğin yanlarının farkında ol!

Yaptığın/yapmak istediğin işin hangi yönlerini seviyorsun/sevmiyorsun bu konuya hâkim olmalısın. İş tanımı nedir, nasıl sorumluluklar alman gerekir vb. detayları bilmelisin ki mülakatta gelecek soruları yanıtlarken daha rahat ve kendinden emin olabilesin. Özellikle yeni mezunların bu konuda çok iyi olması gerekiyor. Deneyimlerinden bahsedemeyecekleri için yapacakları iş ile ilgili ne kadar farkında olduklarını anlatmaları işi alabilmeleri için en güzel yoldur.

Plan yap!

Hangi kanalları nasıl kullanacağını belirle. Kimler ile iletişime geçecek iş arayışından kimleri haberdar edeceksin. İş aramak ciddiyet isteyen bir iştir. Planlama yapmak ve disiplinli bir şekilde ilerlemek önemli.

Başvuru kanalları

Tüm kanalları aynı anda etkin bir şekilde kullanmalısın. Google da arattığında tüm iş arama sitelerine ulaşabilirsin. Şu kanal daha etkili diyemeyeceğim çünkü nereden iş bulacağın hiç belli olmaz. Hepsinde aynı formatta cv ve ön yazı oluştur. Farklı kanalları aynı anda kullanan şirketler var bu yüzden tüm cv’ lerinde aynı bilgiler alsın. Her gün mutlaka atlamadan ilanlara bak. Böylelikle o gün ilk kez çıkan bir ilanı kaçırmamış olursun. Başvuru yığılması olmadan fark edilme şansın olur. Çünkü bir ilana binlerce başvuru geliyor. İlk başvurular daima daha fazla incelenir. Aramalarda üst sıralarda çıkabilmek için Cv güncelleme tarihini her gün mutlaka yenile. Elden başvuru yapma yöntemini kullanan arkadaşlar var ancak ben pek etkili bulmuyorum. Ancak staj ve mavi yaka pozisyonlar için düşünülebilir.

Bazı iş arama/başvuru kanalları;

-Kariyernet, yenibiriş, secretcv, eleman. net, isbul .net, cv yolla.com vb tüm sitelerde cv’ niz güncel ve aktif olsun

-İşkur’ a başvurun ( çok işe yaramıyor ama olsun)

-Danışmanlık şirketlerine pozisyon isimlerini belirten konu başlığı ile cv gönderin,

-Linkedin, Xing üyeliklerinizi güncelleyin ve ilanları takip edin, alanınız ile ilgili bağlantılar kurun (Sadece bağlantı talebi göndermeyin kendinizi fark ettirin.)

-Gazete ilanlarını takip edin,

-Kariyer fuarlarına katılın,

-Meslek odaları ve derneklerin ilanlarını takip edin,

-Şirketlerin sosyal medya hesaplarını takip edin,

-Tanıdıklar listesi oluşturun ( kimlere cv göndereceksiniz, kısa bir şekilde pozisyon isimleri belirtin, uzun ön yazılar yazmayın) ,

-Cv gönderilecek şirketler listesi yapın. ( Dikkat çekmesi için mail de konu başlığına pozisyon isimleri yazın.)

-Şirketlerin web siteleri üzerinden başvuru yapın.

Bir torpil muhabbetidir gidiyor!

Bu konu benim çok katıldığım bir konu değil. Yani ‘’dayımız yok o yüzden iş bulamıyoruz’’ diyen arkadaşlara katılmıyorum. Evet özellikle kamu kurumlarında torpil oldukça etkili. Ancak torpilim yok diye ahlanıp vahlanmaya da gerek yok. Şimdiye kadar çalıştığım tüm işleri torpile ihtiyacım olmadan buldum. Ve bu şekilde iş bulan bir sürüüü arkadaşım ve çevrem var. Lütfen kendini buna kilitleme. Haaaa ille de ‘’torpil’’ diye diretiyorsan da tavsiyelerimi sunayım.

  • Kolaylıkla refere edilebilecek biri misin? Önce bunu kendinde sorgulamalısın. Yani çevrene güven veren, çalışkan, dürüst ve iş ahlakı olan birimisin? Ve bunu çevrene yansıtabiliyor musun?
  • Eş dost akraba nerede çalışıyor ne iş yapıyor araştır. Günümüzde hayat telaşesi yüzünden ne yazık ki birbirimizden bir haber yaşar olduk. Belki bir yerlerde bir dayın vardır da senin haberin yoktur.
  • İlişkilerini sağlam tut. Sadece iş için değil arada sırada insanları ara, sor, akılda kal, gönüllerine gir.
  • Sadece iş aradığında değil normal zamanlarda da çevreni geniş tutmaya insanlar ile yakınlık kurmaya çalış. Bunu yaparken çıkar için değil gerçekten içten bir şekilde yap. Onların sana senin onlara belki bir gün yardımın dokunur.
  • Linkedin’ i amacına uygun kullan. Çalışmak istediğin alanlar ile ilgili kişileri araştır ve kontaklar oluştur. Klişe cümlelerle kendini anlatmak yerine alanın ile ilgili yazılar yaz çiz, araştır ve paylaş. Akılda kalmak için bir şeyler yap. Mutlaka birilerinin gözüne çarpar. Kişisel olarak tanımadığım halde, paylaşım yaptığım ve sohbet ettiğim ‘’AKLIMDA KALAN’’ birçok kişi var. Bir pozisyon duyduğumda hemen bilgilendiriyorum. Tavsiye yazısı yazıyorum. İş arama süreçlerinde destek oluyorum. Torpilimiz yok ki iş bulalım, deneyimim yok ki işe almıyorlar vs gibi yakınmalardan kaçın. Yakınıyorsan da içinden yakın. Bu tür düşüncelerini çok fazla dile getirmemeni tavsiye ediyorum. Bu konuya ayrıca daha sonra değineceğim.
  • Bazen torpil ile yönlendirildiğin bir kurumun bu durumdan hoşlanmadığı zamanlarda oluyor. Bir yere torpil vasıtası ile başvuru yaparken bunu da mutlaka göz önünde bulundur.

Not al, takip et ve peşine düş!

Kimlere cv gönderdin, hangi ilanlara başvurdun mutlaka not al ve durumlarını takip et. Çok baskı yapmamaya dikkat ederek Cv gönderdiğin kişilere ara ara hatırlatma yap. Başvurduğun ilan sana çok uygun ise mutlaka ik’ yı arayıp işe çok uygun olduğunu ve tanışmayı çok istediğini uygun bir dil ile belirt. Bunu yapmaya çekinen arkadaşlar var. Çekinmeyin en fazla biz size döneceğiz derler veya telefona çıkmazlar. Hiçbir şey kaybetmezsiniz. Bazen başvurular arasında cv’ ler kaybolabiliyor. Kendini hatırlatmakta fayda var.

Firma yetkililerine ulaşamıyorsan yaratıcılığını konuştur, güzel bir kart, paket vs neyse işte. Hazırla ve kişinin adına bir kargo gönder. Kargosunu da açmayacak değil herhalde.

Fark yaratmak istiyorsan video cv hazırlayıp, işe ne kadar uygun ve istekli olduğunu anlatabilir ve ilgili kişiye mail veya linkedin aracılığı ile ulaştırabilirsin. 

Boş oturma!

İş arama sürecini sadece ilanlara başvuru yapıp oturup bekleyerek geçirmemelisin. Kendi alanın ile ilgili gelişmeleri takip et, kitaplar ve makaleler oku. İmkânın varsa ücretli eğitimlere katıl. Yoksa ücretsiz eğitimleri takip et. (İstanbul İşletme Enstitüsü online eğitimleri ücretsiz sunuyor, ancak sertifikaları cüzi bir ücrete veriyor). Kendi alanın ile ilgili gruplar var ise üye ol aktivitelerine katıl. Gönüllü projelerde yer almaya çalış. Yazmaya yeteneğin var ise ilgi duyduğun alana yönelik blog yazabilirsin. Anketler hazırlayıp analiz edip yorumlayabilirsin. Tüm bu yaptıklarını cv’ inde yazabilir, böylelikle boş geçen süreyi kendi gelişimin içinde etkin kullanmış olursun.

Motivasyon

Evet iş aramak zor bir süreç. Ara ara motivasyonun da düşecek ve ümitsizliğe kapılacaksın. Zor hayat şartlarına dayanamadığın zamanlar olacak. Hayat standartlarını sürdürmen gerek elbette. Ancak motivasyonunun düşmesine izin vermemelisin. İşsizlik durumun sonsuza kadar sürecek değil. Elbet senin de bir kısmetin çıkacak. J Olumlu düşünmeye çalış ve enerjini yüksek tut. Seni pozitif anlamda destekleyecek kişiler ile iletişim halinde kal. İşsizliği kafanda aşamayacağın bir sorun haline getirme. Mutlaka sana uygun iş bir yerlerde vardır.

Daha önce bu görüşümü LinkedIn de belirttiğimde 2000 beğeni alan gönderime ‘’çok olumsuz’’ yorumlarda aldım. Ancak bu görüşüme katılan kişi sayısı çok daha fazla bunu net bir şekilde söyleyebilirim.

Şu kadar süredir iş arıyorum, çok acil iş arıyorum, çok kötü durumdayım, yeni mezuna iş veren yok biz nerede deneyim kazanacağız vs. şeklindeki yakınmalar iş arama süreni daha çok uzatıyor. Özellikle LinkedIn gibi sosyal paylaşım platformlarında ki fırsatları kaçırıyorsun. İsyan etmek yerine eksik yaptığım bir şey mi var diye sorgula lütfen. Makalenin bu kısmına kadar farklı birçok konudan bahsettim ve ahası da var. Değindiğim konuları gerçekten önemseyerek iş arama sürecini yürütürsen emin ol bu süreç senin için çok daha kolay ve bilinçli geçecek. Oku, araştır, sor, soruştur. Hiç birimiz deneyimli doğmadık hepimiz bir yerlerden başladık. Hepimiz iş aradık. İşsizlik çok zor bir süreç ama sürekli söylenerek, bahaneler üreterek, birilerine sitem ederek imajını zedeliyorsun. İstemeden de olsa pes etmiş, şikâyetçi, negatif ve mücadele etmeyen, her şeyi dış etkenlere bağlayan bir görüntü çiziyorsun. Evet işsizlik var, kötü koşullu işler var, kötü işveren var vs hepsi kabul. Benim ki sadece tavsiye… Bu şekilde davranmak iş bulmana katkı sağlamayacak emin olabilirsin.

Özgeçmiş ve Ön yazı hazırlama

Bu konuda detaylı bir makalem var. Özgeçmiş nasıl hazırlanır isimli yazımı mutlaka oku ve oradaki tavsiyelerimi uygula.

Aynı şekilde ön yazı ile ilgili detaylı bilgi verdiğim ‘’Ön yazı nasıl hazırlanhttp://www.ikcafe.net/isarayanlar/on-yazi-nasil-hazirlanmali/ır’’ isimli makalemi de okumanı tavsiye ediyorum. Ek olarak başvuruya özel ön yazını her seferinde değiştirebilirsin.

İngilizce Özgeçmiş

İş başvurusu yaparken sadece İngilizce cv ile başvuru yapmamanı tavsiye ediyorum. (Çok fazla bu şekilde başvuru yapan var) Her ik’ cı veya değerlendirici süper İngilizce bilecek diye bir kural yok. İşe uygun olduğun halde cv’ in anlaşılamadığı için elenebilirsin. Email ile başvuru yapıyorsan her ikisini de gönder. Birini seçeceksen önceliği Türkçe cv’ ine ver. Ön yazına dilerseniz İngilizce cv’ mi de paylaşırım diye not ekleyebilirsin.

Özgeçmişindeki Unvanlar

Daha üniversiteden mezun olmadan veya 1-2 yıl iş deneyimi edindikten sonra cv’ sinde ”Direktör, Koordinatör” vb. title (Ünvan) ile iş başvuruları yapan arkadaşlar var. Tamam, lafım yok o pozisyonlarda çalışmış olabilirsin çok fazla sorumlulukta almış olabilirsin takdir ve tebrik ediyorum. Her şirketin kendisine göre bir organizasyon yapısı var. Aile şirketin de Genel Müdürlük yapıp tüm süreçleri yönetmiş de olabilirsin. Yeteneğin ve cesaretin varsa neden olmasın. Ama bu kadar az deneyimli iken o title’ lar cv’ inde pek hoş durmuyor, cv’ yi inceleyen kişilerde olumsuz bir etki yaratabiliyor. Unvanını biraz yumuşatmanda fayda var. Örn: Koordinatör yerine sorumlu vs yazabilirsin.

Açıköğretim veya yüksek lisansa devam edenler için minik bir tüyo

Kariyernet ve benzeri sitelerde açık öğretim veya yüksek lisans eğitimi devam eden yani statüsü öğrenci olarak görünen (tam zamanlı bir okula devam etmeyen) kişilerden bahsediyorum. Başvuru içinde ik’ cılar filtreleme yaparken mezun seçeneğini seçtiği için sen direkt olarak elenmiş oluyorsun. Bu durumu engellemek için mezun olacağın seneyi bulunduğun yıl olarak işaretleyip kendini mezun gösterirsen sorunu ortadan kaldırmış olursun. Ancak eğitiminin devam ettiğini mutlaka not olarak cv’ nde bir yerlere yazmayı atlama!

Öğrenci veya yeni mezunlar

Mezun olmadan önce hangi alana yöneleceğine karar vermen çok önemli. Karar verdikten sonra stajlarına bu alana yönelik yaparsan çok daha kolay iş bulursun. Mezun olmadan önce yapabildiğin kadar çok staj yap. Biliyorum staj yeri bulmak zor, ama azmin elinden hiçbir şey kurtulamaz değil mi 🙂 Sana yakın veya çalışmak istediğin şirketlerin listesini çıkar ve tek tek ik’ larını arayıp görüş, uygun bir dil ile istekli olduğunu belirt. Cevap gelmez ise bir defa daha ara, şansını zorla. Biraz çaba ile mutlaka bir şirkete kabul edileceğine eminim. Sadece başvurup oturup bekleme veya okulun seni bir şirkete yönlendirmesini bekleme. Mezun olduktan sonra iş ararken hiç deneyimsiz olmaktansa cv’ nde iki üç stajın olması seni bir kaç adım öne çıkaracaktır. Hatta staj yaptığın şirkette iyi bir iz bırakırsan mezun olduğunda seni mutlaka değerlendirecek veya olumlu referans olacaklardır.

Ücret beklentisi

Önce biraz piyasa araştırması yapman gerek. Yoksa piyasanın altında veya üstünde bir rakam talep etme durumun olabilir. İdeali ortalamayı yakalamaktır. Bu konuda LinkedIn’ i etkin kullanmalısın. Çalışmak istediğin alanda ki uzman kişilere mesaj atıp ücret aralığı konusunda danışabilirsin. Tabi ki şu kadar maaş alıyorum demezler ama aralık belirtebilirler. Çalıştıkları şirketin büyüklüğünü de göz önünde bulundur. Benzer pozisyonlarda çalışan çevren varsa onlara danış. Bazı araştırma şirketleri verilerini paylaşabiliyor biraz internette araştırma yapmakta faydalı olacaktır.

Ücret beklentisi sorusuna verdiğin cevaptan dolayı elenmek istemiyorsan benim tavsiyem: Beklenti aralığını, ’Örn:2500-3000 TL net /brüt’’ beklenti aralığının bu olduğunu ancak işin sorumlulukları, diğer şartlar ve şirketin ücret politikasına göre esnek olabileceğini ve ortak bir noktada buluşabileceğini söyleyebilirsin. Kesinlikle şu rakamdan aşağı çalışmayı düşünmüyorum gibi söylemlerde bulunmamalısın. Bu gibi cevaplar her şey olumlu olsa bile görüşmenin seyrini olumsuz yönde etkileyecektir.

Yeni mezunsan; piyasada bildiğim/araştırdığım kadarı ile başlangıç pozisyonlarının Örn; 2.000-2.500 net/brüt civarında olduğunu gözlemledim. Teklifiniz sonrası ortak bir noktada buluşabileceğimize inanıyorum diyebilirsin.

Son çalıştığın şirkette ne kadar ücret alıyorsun sorusuna cevaını da aralık olarak vermeye çalışsan iyi olur. Ama en son çare mecburen aldığın net rakamı söylemek zorunda kalabilirsin. Net rakamı söyledikten sonra yine ortak noktada buluşabileceğinize inandığını belirtmelisin. Yani durum ne olursa olsun ücret konusunda uzlaşmacı bir imaj çizmelisin. Ücret beklentisi her ne kadar sevilmeyen bir soru olsa da sorulan bir soru ne yazık ki. Maalesef çoğu zaman şirketlerin vereceği iş teklifleri bu cevap üzerinden şekilleniyor.

Askerlik tecili konusu

Askerlik tecili konusu: Cv’ nde askerliği 2018 tecilli olarak görünüyorsa; başvurularına olumlu yanıt alman çok zor. Hiç bir şirket bir yıl çalışıp gitme ihtimali olan bir kişi ile çalışmaya çok sıcak bakmıyor maalesef. Hele bir de deneyimsiz ise. İş öğreteceğim tam verim alacağım zaman bırakıp gidecek diye düşünüyor. Sen üç-dört sene daha askere gitmem çalışırım diye düşünüyorsun ama kimseye bunun garantisini veremezsin veya bu konuda inandırıcı olamayabilirsin. Şirkette sana bir yıl çalıştırıp işten çıkarmayacağının garantisini veremez bu apayrı bir konu. Bu konuda sorun yaşamamak için en ideali okuldan hemen sonra askerliği bitirip öyle iş aramak. Çünkü askerliğin tecilli iken iş aradığında bir zaman kaybın oluyor. Askerlik yüzünden iş bulamadım bari gidip yapıp geleyim diyene kadarda epey zaman geçiyor… Askere giderken malum sana tazminatta vermek durumunda şirketler… Bu da seni tercih etmemelerine önemli bir sebep. Askerlik vatani görev vs işin o kısmı da ayrı bir konu. Ben piyasada ki reel durumdan bahsediyorum. Bir de tecilli yazıp hiç süre belirtmeyenler oluyor. Çok fazla başvuru olduğu için arayıp hangi yıla kadar tecilli diye hiçbir ik sormaz. Cv’ ni en son değerlendirilecek adaylar arasına alırlar… Sana sıra gelene kadar da pozisyon kapanmış olur maalesef…

Tercübe şartını aşmak

Bu şartı aşmak çokta kolay değil maalesef. Ancak imkânsız da değil. Bu şekilde düşünüp motivasyonunu düşürmemeni öneririm. Öncelikle 0-2 yıl deneyim isteyen ilanlara başvurup bunları sıkı takip etmek gerekli. Başvurup peşine düşmek, mutlaka ik’ ya veya yetkili kişiye ulaşmak ve ön plana çıkmaya çalışmak gerekiyor. Ulaştığında çok istekli ve gelişime açık olduğunu, mutlaka tanışmak istediğini ve işe çok çabuk adapte olacağını düzgün bir dil ile belirtmelisin. Sonuç alamazsan gerekirse bir kez daha kendini hatırlatmalısın.

Bir de makalenin başında ne istediğinin farkında olman ile ilgili bir bölüm var. Tecrübesiz olduğun bilinerek davet edildiğin hiçbir mülakatı, kendini iyi ifade edemediğin için veya ne istediğini bilmediğin için kaçırmamalısın. Zaten kısıtlı olan tecrübesiz aday arayışında her fırsatı çok iyi kullanmalısın.

Bir de İşkur’ un iş başı eğitim programını araştırmanı tavsiye ediyorum. Hiç duymamış olanlar için kısaca açıklamak gerekirse; belli bir süre stajyer gibi işverene sıfır maliyet ile çalışılmasına imkân tanıyan bir devlet desteği. Şirketlere İşkur iş başı eğitim programı kapsamında başvuru yapmak istiyorum şeklinde teklif ile kendinde gidebilirsin.

Hiç tecrüben yoksa veya çok az deneyimli isen, karşına çıkan ilk fırsatı şartına şurtuna bakmadan değerlendir. Hiç yoktan iyidir. Bu yorumumu ‘’Bedavaya köle mantığı ile çalıştıran şirketler var kendimi neden kullandırtacağım, o kadar yıl boşuna mı okudum’’ şeklinde yorumlayanlar olacak. Bir şeyler elde edebilmek için bir süre ne yazık ki bazı şeylerden fedakârlık yapmak gerekiyor… Ama emin ol biraz sabır ve özveri ile ileride iyi ki katlanmışım diyeceksin. Yeni mezun veya deneyimsiz kişi yetiştirmek özveri ve çaba gerektiren bir iş ve çoğu yönetici/şirket bunu NE YAZIK Kİ göze alamıyor.

Kendi kendine de tecrübe kazanabilirsin. Örneğin; insan kaynakları alanında iş arıyorsun ama hiç deneyimin yok. İşe alım alanında uzmanlaşmak istiyorsun ama daha önce hiç mülakat yapmadın. Teknik olarak yapman gereken her şeyi biliyorsun ama deneyimlemedin.. İş arayan arkadaşlara mülakat similasyonu  yapmak gibi gönüllü çalışmalar yapabilirsin ve bunu cv’ inde belirtebilirsin. 

Son olarak çalışmak istediğin alan ile ilgili cv’ ine ne kadar çok şey eklersen tercih edilme noktasında o kadar çok avantaj sağlarsın. Fırsat bulduğun her an eğitimlere ve seminerlere katıl, gönüllü projelerde görev almaya çalış. Hatta alanın ile ilgili okuduğun kitapları ne kadar ilgili ve gelişime istekli olduğunu göstermek için cv’ ine ekleyebilirsin. Çalışmak istediğin alan ile ilgili cv ‘inde hiçbir şey yoksa işin zor mutlaka o alana ilgi duyduğunu gösteren bir şeyler cv’ inde olmalı. Yukarı da bahsettiğim gibi yazmaya yeteneğin var ise blog yazabilir cv’inde bunu gösterebilirsin.

Özgeçmişinde, deneyimlerinde, referanslarında iş bulman için bir engel var mı?

Olumsuz referans verecek bir yöneticin olabilir mesela veya özgeçmişinde uzun bir boşluk. İş deneyimlerin kısa kısa olabilir. Bunları tespit edip nasıl bir yol izlemen bu konuları nasıl açıklayacağın konusunda kafa yormalısın.

İşsizlik süresinin uzaması

Bu durumda iş arama sürecinde farklı bir engel yaratıyor. Zamanı iyi kullanmalısın çünkü her geçen gün aleyhine işliyor. Sende uzun süre işsiz kalmak istemezsin eminim. Ancak işsizlik süren uzadıkça ne yazık ki firmalar, bir sorun var demek ki hiçbir şirket işe almamış bakış açısı ile bakabiliyorlar sana. O sebeple bu sürenin 6 ayı geçmemesini öneriyorum. Geçeceği anlaşıldığında istediğin şartlar tam olarak oluşmasa bile gelen bir teklifi değerlendirmeni öneririm.

Şimdi diyeceksin ki sürekli şartlar istediğin gibi olmasa da işi kabul et diyorsun. Aslında ideal durum tabi ki bu değil ama günümüz Türkiye’sinde ki gerçekleri göz önünde bulundurmak ve piyasadaki bazı ön yargıları/sorunları sana aktarmak zorundayım ki faydalı olabileyim.

Ayrıca kesinlikle bende emeğinin karşılığını fazlasıyla almandan yanayım ona hiç şüphen olmasın.

Başka şehir de iş arama

Başvuru yaptığın şehri cv’ inde ikamet ettiğin yer olarak göstermelisin. Detaylar için ‘’ Başka şehirde iş arıyorsan işin zor arkadaş’’ isimli makalemi okuyabilirsin.

Başvurduğun ilanlar sana uygun olsun!

Sana uygun olmayan ilanlara başvurmamalısın. Bir ilana başvurmadan önce iyice düşünmeli ve gerçekten sana uygun mu,  başarılı olabileceğin bir pozisyon mu irdelemelisin. Düşünmeden başvurduğun her ilan geri dönüş olmadığı için motivasyonunu düşürecektir.

Tüm bunlara rağmen telefonun çalmıyorsa ‘’ Telefonun başında çaresiz bekliyorsan bu yazıyı okumalısın’’ isimli makalemi de oku.

Şimdilik bu kadar…

Bir sonraki bölümde mülakata davet edildiğin telefon görüşmesinden başlayarak, tüm mülakat/değerlendirme sürecinin detaylarını anlatacağım.

Lütfen takipte kal!

Sevgiler, saygılar…